Yeme Bozukluğu

Sosyal güzellik algıları, özellikle kadınların zayıf olma arzusu ve bu durumlar çerçevesinde doğan estetik dünyası düşünüldüğü zaman, yeme bozukluğu davranışlarının görülmesi garip değildir.

Anoreksiya Nevroza

Anoreksiya, kişideki iştah kaybı anlamına gelirken, nevroza ise kaygın duygusal nedenlerden dolayı olduğunu ifade eder. Anoreksik çoğu kişi bir taftan kendilerini aç bırakırken öte yandan yiyecekle meşgul olurlar. Kişilerde yoğun kilo alma korkusu, besin kısıtlaması, beden algısında bozukluk gözlemlenir. Kadınlarda anoreksiya nevroza görülme sıklığı erkeklerden 10 kat daha fazladır, fakat erkeklerde görülme nedenleri de kadınlardaki ile aynı veya benzerdir. Aneroksik kişilerde beden algısı bozulduğu için kendini olduğu kilodan çok daha fazla görerek bedenlerinde bazı yerlerin aşırı kilolu göründüğüne inanılar.

Anoreksik kişiler yeme kontrollerini iki şekilde yapar. Kısıtlayıcı tipte, kişi besin kısıtlaması ile ciddi anlamda kilo kaybederken; tıkanırcasına yeme bozukluğunda, yoğun açlık sonucunda kişi tıkınma olarak adlandırılan aşırı yeme davranışından sonra, parmağını ağzının içine sokar boğazına baskı uygular ve çıkarma davranışını gerçekleştirir.

Anoreksik kişilerde hastalığın fiziksel sonucu olarak, yoğun aç kalma ve müsil kullanma eylemlerinden ötürü kan basıncı düşer, kalp atışı yavaşlar, cilt kurulu, tırnak kırılması, saç dökülmesi gibi daha birçok problem gözlemlenebilir.

Bulimiya Nevroza

Bulimiya Nevroza hastası olan kişiler aşırı yeme davranışından sonra yaşadığı pişmanlık nedeniyle kusma, uzun süreli aç kalma veya aşırı egzersiz yapma davranışında bulunurlar. Burada Bulimiya ve Anoreksiyayı birbirinden ayıran en büyük fark anoreksik insanlar önemli derecede kilo kaybederken bulimik insanlar fazla miktarda kilo kaybetmezler.

Bulimiyada, tıkınırcasına yeme davranışları gizli gizli yapılır, kişiler doygunluk hislerinden rahatsız olana kadar yemeye devam ederler, bu gizlilikte kişinin yaşadığı utanç duygusu ön plandadır ve yaşamış oldukları stres tetikleyici olabilir. Genç ergenlik veya erken yetişkinlik dönemlerinde başlar.

Bulimik kişilerin tıkanırcasına yeme dönemlerinde kontrol kaybı ön plandadır. Tekrarlanan tıkanırcasına yeme dönemleri, kilo alımını engellemek için yapılan davranışlar ve kişinin beden şekli ve kilosu DSM-V kriterleri içerisindedir.

Yeme bozuklukların etiyolojisinde kişilik etkileri, sosyal algılar, etnik farklılıklar, cinsiyet farklılıkları, sosyokültürel etmenler, travmalar önemli rol almaktadır.

Hemen Randevu Al!

Randevu Al
Sizi Arayalım

Kendini İyi Hissetmek için

Bize Ulaş!